TÜRKLER ARTIK AVRUPALI

24/06/2010

HOTİAD VE DEİK ENTEGRASYONDA SON NOKTAYI KOYDU:

TÜRKLER ARTIK AVRUPALI

19-20 Haziran 2010 tarihleri, Avrupa’da yaşayan Türkler için kuşkusuz çok önemli bir zaman dilimini oluşturdu. Hollanda Türk İşadamları Derneği(HOTİAD) ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu(DEİK)’nun ortaklaşa organize ettiği IV.Maastricht Ekonomi Zirvesi, ilk kez Türkiye’den ‘Bakan’ düzeyinde katılımla, Türkiye, Avrupa ve Hollanda’dan çok sayıda işadamı, siyasetçi ve basın mensubunun iştirakiyle adeta bir ‘şölen’e dönüştü.

“Mutluluk ve gururla görüyoruz ki, Maastricht Ekonomi Zirvesi artık HOTİAD’ı da aşmış, Avrupa’daki iş dünyasının DAVOS’u olmuştur”diyordu DEİK ve HOTİAD  Avrupa Bölge Komitesi Başkanı Turgut Torunoğulları. Gerçekten çok da haklıydı bu güzel değerlendirmesinde. Bu yıl dördüncüsü yapılan ve artık geleneksel hale gelen Maastricht Ekonomi Zirvesi, Avrupalı Türk girişimcilerin buluştuğu bir ‘sahne’ye dönüşmüştü. Sorunlar ortaya koyuluyor, çözüm yolları aranıyor, yeni iş bağlantıları yapılıyor ve Türkiye-Hollanda arasındaki dostluk daha da pekişiyordu.

DEİK ve HOTİAD’ın bu muhteşem organizasyonu, Türkiye ile Hollanda arasında 400 yıllık dostluğa son noktayı koyuyordu: Türkiye ile Hollanda dost ve kardeş iki ülkedir. İki ülke arasındaki ticaret hacmi mutlak surette artırılmalıdır. Ve Türkiye’nin yeri kesinlikle Avrupa Birliği(AB)’dir. Bunları sadece Türkler değil, Hollandalı yetkililer de zirvede açık yüreklilikle ifade ediyorlardı. IV.Maastricht Zirvesi, Türkiye’ye ve Avrupalı Türkler’e yeni bir vizyon kazandırmış, onların adeta ufkunu açmıştı.

Gelin hep birlikte yarım yüzyıl öncesine gidelim. Avrupa’nın önemli ülkelerinden Hollanda, istihdam açığını gidermek amacıyla kapılarını ‘yabancı işçiler’e açıyordu. Özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki işçilerin yoğun talep gösterdiği ‘Avrupa rüyası’ Türk işçiler için de bir kurtuluş kapısıydı. Hollanda, yabancı işçiler sayesinde sanayisini daha ileri düzeylere çıkarmasını bildi. Yani sanayileşmiş Hollanda’nın geri planında ‘cefakar Türk işçileri’ vardı.

Hollanda’ya Türk işçi göçünün üzerinden yarım yüzyıla yakın bir zaman geçti. Türkler, Hollanda’ya işçi olarak geldi ama işçi olarak kalmadılar. Türkler, içlerindeki ‘girişimci ruh’un etkisiyle Hollanda’da önemli başarıların altına imzalarını attı. Kimisi politikacı oldu, hem Türk hem de Hollandalılar’ın yaşamlarına yön verir hale geldi. Kimsi işçilikten patronluk koltuğuna oturdu, Türkler’in yanı sıra pek çok Hollanda vatandaşını da istihdam eder hale geldi. Kimisi ise sanatçı, akademisyen olarak kitlelere yön verir konuma ulaştı. Sonuçta kadınıyla erkeğiyle Türk insanı, Hollanda’da kendi sesini duyurup başarıya ulaşmasını bildi.

İşte tam da böyle bir ortamda Maastricht Ekonomi Zirvesi’nin yapılması çok anlamlıydı. İşçi olarak Hollanda’ya gelen, sağlıklarının bozulması pahasına ağır sanayide, zor şartlarda çalışan, her alanda ayrımcılığa uğrayan, memleketlerinden ve sevdiklerinden uzakta ‘sıla hasreti’ çeken Türkler, artık Hollanda’da ve Avrupa’da bambaşka konumdaydılar.

İşçi olarak geldikleri Hollanda’da girişimciliklerini konuşturarak işçilikten

patronluğa terfi eden Türkler hem Türkler’i hem de Hollandalılar’ı istihdam eder konuma ulaşmışlardı. 1’nci nesil Türkler bu durumu görseler kesinlikle inanamazlardı, daha doğrusu böyle bir şeyin olabileceğini tahmin bile edemezlerdi. Yarım yüzyıl önce işçi olarak Hollanda’ya gelen Türkler’in çocukları, torunları artık Hollanda ekonomisine, siyasetine yön verir konuma ulaşmıştı. DEİK ve HOTİAD’ın düzenlediği IV.Maastricht Ekonomi Zirvesi de bunun en güzel kanıtıydı.

Maastricht Zirvesi’ne bu yıl Türkiye’den Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün’ün katılması, Avrupalı Türkler’e Türkiye’nin desteğinin artması şeklinde yorumlanıyordu. Bakan Nihat Ergün’ün zirvede yaptığı konuşmada, IV.Maastricht Ekonomi Zirvesi’nin Türkler’in Avrupa’ya entegrasyonunun en iyi göstergesi olduğunu söylemesi, zirvenin hedefine ulaştığının da açık bir işaretiydi. Zirve şunu açıkça ortaya koyuyordu: Türkler artık Avrupa’ya uyum sağlamıştı. Uyum sağlamakla da kalmamış, işçilikten patronluk koltuğuna oturma başarısını göstermişler, yani çalışmak için geldikleri Hollanda’da sınıf atlamışlardı.

Turgut Torunoğulları başkanlığındaki HOTİAD ve DEİK Avrupa Bölge Komitesi’nin düzenlediği Maastricht Ekonomi Zirvesi, görkemli ve başarılı bir organizasyon olarak tarihe geçiyordu.

TARİHİ ZİRVEDEN NOTLAR:

– IV.Maastricht Ekonomi Zirvesi, ‘400 Yıllık Dostluk’ sloganıyla Hollanda’nın Maastricht şehrinde geniş bir katılımla gerçekleştirildi. Zirveye Türk ve Hollandalı siyasetçiler ile işadamları yoğun ilgi gösterdi.

– Zirvede Türkler’in Hollanda’ya ne kadar güzel entegrasyon sağladıkları da kayıtlara geçti.

– IV.Maastricht Ekonomi Zirvesi’ni geçen yıllardan farklı yapan unsur ise Türkiye’den ‘Bakan’ düzeyinde katılımın sağlanmış olmasıydı. Böylelikle DEİK ve HOTİAD da amacına ulaşmış oldu.

  • Zirve, Avrupa Birliği Maastricht Anlaşması’nın imzalandığı tarihi salonda gerçekleştirildi.
  • Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve DEİK Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Hollanda Senato Başkanı Rene van der Linden, AP Türkiye Raportörü Ria Oomen Ruijten, AP Milletvekili Emine Bozkurt, Lahey Büyükelçisi Uğur Doğan, Hıristiyan Demokratlar Birliği (CDA) Milletvekili Coşkun Çörüz’ün yanısıra Türkiye ve Avrupa’nın değişik ülkelerinde yatırım yapan çok sayıda işadamı ile Türkiye ve Hollanda’dan basın mensupları katıldı.

ZİRVEYE DAMGASINI VURAN ÖNEMLİ SÖZLER:

  • SANAYİ VE TİCARET BAKANI NİHAT ERGÜN: “TÜRKİYE TERÖRLE TERBİYE EDİLECEK BİR MİLLET DEĞİLDİR”
  • TOBB VE DEİK BAŞKANI RİFAT HİSARCIKLIOĞLU: “BİRBİRİNİZİ SEVİN, BİRLİK OLUN”
  • LAHEYBÜYÜKELÇİSİ UĞUR DOĞAN: “BİRİNCİ NESLE ŞÜKRAN BORÇLUYUZ”
  • DEİK  AVRUPA BÖLGE KOMİTESİ BAŞKANI TURGUT TORUNOĞULLARI: “İŞÇİ GELDİK, PATRON OLDUK”
  • HOTİAD VE DEİK AVRUPA BÖLGE KOMİTESİ BAŞKANI TURGUT TORUNOĞULLARI: “TÜRKİYE’NİN YERİ AVRUPA BİRLİĞİ’DİR”
  • AP TÜRKİYE RAPORTÖRÜ RİA UİJMEN RUİTEN:“REFORMLAR VE AÇILIMLARI TAKDİR EDİYORUZ”
  • AVRUPA PARLAMENTOSU MİLLETVEKİLİ EMİNE BOZKURT:“TÜRKİYE AB’YE CİDDİ KATKI SAĞLAR”
  • HOLLANDA SENATO BAŞKANI RENE VAN DER LİNDEN:“TÜRKİYE’YE SÖZLER TUTULMADI”

 

HOTIAD Başkanı Turgut Torunoğulları’nın DTİK Avrupa Türk Girişimciler Toplantısı Konuşma Metni

23/06/2010

Sayın Bakanlarım,

Sayın Büyükelçim,

Sayın Başkanım,

Değerli Misafirlerimi,

Ve Çok kıymetli Basın Mensupları,

Hepinizi saygıyla selamlıyor ve  IV. Türk İşadamları Maastricht Ekonomi Zirvesi kapsamında gerçekleştirilen Avrupa’da Yerleşik Türk Girişimciler Toplantımıza hoş geldiniz diyorum.

Her yıl geleneksel olarak düzenlemekte olduğumuz zirvemizin bu yıl dördüncüsünü, Avrupa Birliği için en önemli dönüm noktası olan “Maastricht Anlaşması”nın imzalandığı masanın yer aldığı tarihi mekanda sizlerin değerli desteklerinizle gerçekleştirdik. Bu tarihi şehirde gerçekleştirilen etkinliğimizin, Türkiye’nin Avrupa Birliği ile bütünleşme yolculuğunda kilometre taşı görevi gördüğüne inanıyor, bir nebze de olsa katkıda bulunabilmekten ötürü büyük onur duyuyoruz.

Hepimizin bildiği üzere geçtiğimiz yıl 10-11 Nisan 2009 tarihlerinde Sn. Başkanımız M.Rifat Hisarcıklıoğlu başkanlığında,  80 ülkeden 2500 Türk Girişimci ve profesyonelinin bir araya geldiği “Dünya Türk Girişimciler Kurultayı”ı DEİK Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) tarafından gerçekleştirildi.

Dünya çapında bir kitlenin bir araya geldiği bu büyük etkinlikte Dünya Türk İş Konseyi’nin (DTİK) çatısı altında tamamen demokratik bir platformda 5 Bölge komitesi  Afrika-Orta Doğu-Körfez, Amerika, Asya-Pasifik, Avrasya ve Avrupa Meclis Üyelerini oluşturarak ‘Genel Kurul Seçimleri’ yapıldı.

Bildiğiniz üzere, bu komitelerden Avrupa Bölge Komitesi çalışmalarını Avrupa’nın çeşitli bölgelerinde yerleşik 14 Türk girişimcimizle beraber yürütmekteyiz.

O günden bu yana yapılan seçimlerle belirlenen komitelerde yer alan bizler 5 bölge komitesi olarak Dünya’da yerleşik Türk Girişimcisini ve profesyonelini kendi bölgelerimizde temsil ederek, DEİK Genel Sekreterliğimizin de destekleriyle çalışmalar gerçekleştirdik.

Sn. Başkanımız M.Rifat Hisarcıklıoğlu bu çalışmalarımız süresince biz Yurtdışında yaşayan Türk Girişimcilere destek vererek Almanya, Çin, İtalya, Ukrayna, Makedonya, ABD, Japonya ve Rusya’da Türk Girişimciler toplantıları düzenlediler. Bugün de bu toplantıların Hollanda ayağını gerçekleştirerek desteklerini bir kez daha göstererek bizleri onurlandırmaktadırlar.

Bizler Avrupa Bölge Komitesi olarak DTİK çatısı altında bölgelerimizde yerleşik Türk girişimcilerimizle anketler gerçekleştirdik, çeşitli çalışmalar yaptık, ülkesel raporlarımızı hazırlayarak sorunlarımızı ilgili Bakanlarımıza ilettik. Bugün burada Türkiye’den gelerek Zirvemizi onurlandıran Sayın Sanayi ve Ticaret Bakanımız Sayın Nihat Ergün sağ olsunlar bizi Ankara’da makamlarında ağırladılar. Kendileriyle birinci elden görüşlerimizi paylaştık.

Bugün Maascriht Zirvesi’nin 4.sünü yapıyoruz. Ne mutlu bize anavatanımızdan Bakanımız ve Başkanımız da yanımızda. Avrupalı Türkler olarak yerel yöneticilerle de ilişkilerimiz de çok iyi durumdadır. Sağ olsunlar geçtiğimiz yıllar boyunca desteklerini bizden hiç esirgemediler.

Bu çerçevede, Dünya Türk İş Konseyi Avrupa Bölge Komitesi’nin de faaliyetlerini içeren, 2009 yılı içerisinde 3’ü Bakanlık düzeyinde 9 “Yurtdışında Türk Girişimciler Toplantısı” ve 2’si Bakanlıklara ziyaret şeklinde olan 17 Bölge Komite Toplantısı olmak üzere toplam 26 etkinlik düzenlemiştir.

Müsaadenizle bu etkinliklerden Avrupa Bölge Komitesi etkinliklerine değinmek isterim:

Avrupa Komitesi, ikisi Berlin ve Rotterdam’da olmak üzere  5 Komite toplantısı gerçekleştirdi.

Aynı zamanda yakın coğrafyada bulunması dolayısıyla Ankara’da Kabinenin değerli Bakanlarıyla toplantılar düzenledi.

Bunların yanı sıra Kamu kurumları ile temaslarda bulunuldu, bunlar;

  • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sn. Ömer Dinçer ile toplantı
  • Sağlık Bakanı Sn. Recep Akdağ ile toplantı
  • Devlet Bakanı Sn. Hayati Yazıcı ile toplantı
  • Şu an aramızda bulunan ve katılımları ile bizleri onurlandıran Sanayi ve Ticaret Bakanı Sn. Nihat Ergün
  • Ve yine aramızda bulunan katılımları ve destekleri ile bizleri onurlandıran yurt dışında yerleşik Türklerden sorumlu Devlet Bakanımız Sn. Faruk Çelik ile toplantı

Bunların yanı sıra Devlet Bakanımız Sn. Faruk Çelik’in başkanlığında Başbakanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımları ile onurlandırdıkları Türk Soydaş ve Akraba Toplulukları Buluşması’na da Dünya Türk İş Konseyi (DTİK)’in 5 bölge komitesi olarak katılım sağladık, devlet desteğini bir kez daha arkamızda görmekten büyük memnuniyet duyduğumuzu ifade etmek isterim.

Bunların yanı sıra, bizler Dünya Türk İş Konseyi Avrupa Bölge Komitesi olarak bölgelerimizde nabız yoklayarak ülkelerimizi, siyasi, ekonomik ve Türk Girişimcisi sorunları-çözüm önerileri şeklinde değerlendirdiğimiz ülke raporları hazırladık, anket çalışmaları gerçekleştirdik. Tüm bu çalışmaların detayları sizlere dağıtımı yapılan ve DEİK tarafından hazırlanan “Türkler Buluşuyor…!” kitabında yer almaktadır.

Şuna önemle değinmek isterim ki; Kurultay sırasında gerçekleşen ikili görüşmeler sonucunda kurulan işbirliklerini geliştirmek ve tüm dünyadan gelen katılımcılar arasında oluşan sinerjiyi hep canlı tutmak amacıyla hayata geçirilen Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) İletişim Platformu  (www.dtik.org.tr) projesi Kasım 2009’dan itibaren kullanıma açıldı. Gerçekleştirilen toplantılar sonucunda alınan kararlar ve edinilen kazanımların sadece komite üyeleriyle paylaşılmasıyla sınırlı kalınmadı; raporlar, anketler ve diğer gelişmeleri DTİK İletişim Platformu aracılığıyla tüm dünyadaki Türk Girişimci ve profesyoneliyle paylaşıldı.

Geçtiğimiz ay 28 Mayıs’ta İstanbul’da Sayın Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu’nun Başkanlığında Yönetim Kurulu toplantımızı ve bu web sitesinin lansmanının yapılığı basın toplantımızı gerçekleştirdik.

Yurt dışında yerleşik Türk Girişimciler ve Profesyonellerinin tek çatı altında temsil edildiği Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) Kurultayda yakaladığı sinerjiyi, kurultay sonrası yaptığı çalışmalar ile de sürdürerek üye sayısını her geçen gün artırdı. Bugün, bu platform üzerinde, 72 farklı ülkeden 1.510 Türk girişimci ve profesyonel kendi iş profillerini oluşturdu.

Diğer rakamlara göz atacak olursak; Aralık ayından itibaren toplam 8.196 kişi DTİK İletişim Platformu’nu ziyaret etti. Bu sayının % 40’ını yeni ziyaretçiler oluşturuyor ve siteye en çok Almanya, Rusya, ABD ve Çin’den giriş yapılıyor..

Her ay Konsey tarafından hazırlanan ve üyelere e-mail yoluyla gönderilen e-bültenlerde, DTİK İletişim Platformuyla ilgili haberler ve yenilikler de üyelerle paylaşılmaktadır.

DTİK İletişim Platformu’nu daha fazla kişiye duyurmak ve faydalanmasını sağlamak konseyimizin en öncelikli planları arasında olup, bizler Avrupa’da yerleşik Türk Girişimciler olarak elimizden geldiğince çevremize duyuruyor tanıtımına destek veriyoruz, sizlerin de desteklerinizden büyük memnuniyet duyacağımızı ifade eder ve bu muazzam platforma üye olmaya davet ederim.

Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) olarak 2010 hedeflerimizi belirlemiştik. Hedeflerimizin başında; lobicilik alanında Türk girişimciler nezdinde farkındalığı ve Cumhurbaşkanı, hükümet düzeyinde çalışmaları arttırmak ve yurt dışındaki Türk girişimci toplulukları ile ortak projeler bazında çalışmak geliyordu.

Konseyin bu hedefleri ile ilgili bizler DTİK Avrupa Bölge Komitesi olarak elimizden geldiğince imkanlarımızı kullanarak bu hedefleri gerçekleştirdik ve gerçekleştirmeye devam ediyoruz. Nitekim bugün bu hedeflerden, yurt dışındaki Türk Girişimci toplulukları ile ortak toplantılar gerçekleştirilmesinin bir örneğine sizlerin destekleri ile hep beraber şahit oluyoruz.

Türkiye’den taleplerimizi de şu başlıklarda anlatmak istiyorum:

Avrupa’dakiTürk girişimcilerin yapacağı ‘lobi’ faaliyetlerin başarılı olabilmesi için, Türk girişimcilerin ‘tek çatı’ altında toplanmasını sağlayacak bir dizi toplantı ve görüşmeler gerçekleştirilmelidir. DEİK ve DTİK, bu konuda belirleyici bir rol üstlenmelidir.

Türkşirketlerinin çoğunun aile şirketi olduğu gözönüne alındığında, DEİK Avrupa’da seminerler vererek, aile şirketlerine daha ivme kazandıracak bir ortamı yaratabilir.

Türkgirişimci derneklerini temsil edecek bir ‘Türkiye Masası’ kurulmalıdır.

Avrupa’dakiTürk girişimci dernekleri, TOBB, DEIK veya ilgili kurumlar tarafından ‘eğitim süreci’nden geçirilmelidir.

Türksivil toplum örgütleri, beraberce ve profesyonelce hareket etme kabiliyetinin artırılması konusuna odaklanmalıdır.

TürkiyeTanıtım Fonu, Avrupa’daki Türk girişimci dernekleriyle ortak çalışma alanları oluşturmalıdır. Sadece seçim dönemlerinde değil, dönemsel bilgi alışverişinin olabileceği kurumsal bir çalışma mekanizmasının oluşturulması gerekmektedir.

Avrupa’dakigirişimcilerin yapacağı ‘lobi’ faaliyetlerinin başarısı Türkiye’nin desteğine ve yönlendirmesine bağlıdır.

Avrupa’dakisivil toplum örgütlerinde Türkiyetarafından terkedilmişlik hissi’ yokedilmelidir. Ve Türkiye’nin imajı konusunda çalışmalar yapılmalı, Türkiye’nin AB’ye hazır konumda bulunduğu ısrarla vurgulanmalıdır. son yılarda  bu desteyi alıyoruz

Türkiye ajansının yapmış olduğu çalışmalar ve faaliyetler öncesi Avrupa’daki seçkin sivil toplum örgütleri ile istişare toplantıları yaparak, bilgi alışverişinde bulunulmalıdır.

Avrupa’da yaşayan Türk vatandaşlarına seçme ve seçilme hakkı verilerek bu vesile ile Türkiye ile olan bağlarının güçlenmesi sağlanmalıdır.

Avrupa’ya gelen Bakan veya üst düzey diplomatların daha verimli ve takipli toplantılar düzenlemeleri gerekmektedir. Son Yılarda  bu durumda cok memnunuz

Ankara’nınBrüksel ile olan trafiği, kısmen Avrupa’daki sivil toplum örgütlerine kaydırılabilirse, bunun AB adayı Türkiye’ye faydaları kaçınılmazdır. Türkiye’nin AB üyeliği için referandum şartının dillendirildiği bir ortamda, kamuoyunungücü’ karşımızda durmaktadır. Kamuoyunu yönlendirebilecek etmenlerin başında da ‘sivil toplum örgütleri’ gelmektedir.

Lobi faaliyetlerinin başarılı olabilmesinin bir önemli şartı ise girişimciler, sivil toplum kuruluşları ve bu ülkede yaşamakta olan toplum arasında iyi bir koordinasyonun tesis edilebilmesidir.

‘Yurtdışı Türkler Bakanlığı’nın da  Avrupa’daki Türk sivil toplum örgütleriyle koordineli çalışması bizler açısından daha olumlu sonuçlar doğuracaktır.

Bugün,  ülkelerinden buraya katılım sağlayarak yaratmış olduğumuz sinerjiye katkılarınızdan ötürü, başta saygıdeğer Bakanımız Sn. Nihat Ergün, çok kıymetli Başkanımız Sn. Rifat Hisarcıklıoğlu,  çalışmalarımızda bize destekleriyle güç veren Sn. Büyükelçimiz Uğur Doğan’a ve siz bulunduğunuz ülkelerde önemli başarılara imza atmış değerli Türk Girişimcilerimize teşekkürlerimi sunar, hepinizi saygıyla selamlarım.

Hepiniz tekrar hoş geldiniz….Teşekkür ediyor ve

Saygılarımı Sunuyorum

DTİK  AVRUPA  KOMİTESİ  BAŞKANI

HOLLANDA TÜRK İŞADAMLARI BAŞKANI

TURGUT TORUNOĞULLARI

 

 

HOTIAD Başkanı Turgut Torunoğulları’nın Maastricht Zirvesi Konuşma Metni

23/06/2010

Sayın Bakanlarım,

Sayın Büyükelçim,

Sayın DEİK başkanım,

Sayın Milletvekillerim,

Sayın Akademisyenler,

Değerli Basın mensupları,

Değerli HOTİAD Ailesi,

Ve Sayın misafirlerimiz,

Bu yıl 4’üncüsünü düzenlediğimiz ve artık geleneksel hale gelen ‘Maastricht Ekonomi Zirvesi’nde sizlerle birarada olmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz.

Kimimiz politikacı oldu, hem Türk hem de Hollandalılar’ın yaşamlarına yön verir hale geldi. Kimimiz işçilikten patronluk koltuğuna oturdu, Türkler’in yanı sıra pek çok Hollanda vatandaşını da istihdam eder hale geldik. Kimimiz ise sanatçı, akademisyen olarak kitlelere yön verir konuma ulaştık. Sonuçta kadınıyla erkeğiyle Türk insanı, Hollanda’da kendi sesini duyurup barış içinde başarıya ulaşmasını bildi.

Ulaştığımız bu başarı tablosuyla ‘Maastricht Ekonomi Zirvesi’nin 4’üncüsünü düzenliyoruz. 4 yıldır bu güzel binayı ve ortamı bizlerden esirgemeyen ve bu güzel şehrimizin güzelliğini dünyanın dört bir yanından gelen girişimci arkadaşlarımıza tanıtma imkanı verdiği için Sayın Vali’mize,

bu önemli toplantıya katılarak katkıda bulunduğunuzdan ve bizleri onurlandırdığınızdan dolayı şahsım ve HOTİAD ve DEİK ailesi adına teşekkür ediyorum.

Konuşmama Türk insanının gurbet ellerde elde ettiği başarılarla başlamak istedim. Ancak bu başarılarla tabii ki yetinmememiz, bizleri daha da ileriye götürecektir görüşündeyiz. Girişimciler açısından ‘yatırım’ anlamında pek çok avantajlar sağlayan bir ‘fırsatlar ülkesi’ olan Hollanda’da yaşıyoruz. Avrupa’nın ekonomik anlamda kalbinde yeralan Hollanda, Avrupa Birliği’nin en büyük altıncı ekonomisi konumunda bulunuyor. Ekonomisi açık ve ihracata dayalı olan Hollanda’da üretimin yarıdan fazlası yabancı ülkelere ihraç ediliyor.

Hollanda’nın güvenilir  ekonomisi ve yüksek yaşam kalitesi, yabancıyatırımcıları cezbeden önemli avantajlar arasında yer alıyor. 

Sayın Misafirlerimiz,

Hollanda yatırımcılar açından son derece cazip bir ülkedir. Hollanda’da iş kurmak için devlet birçok imkan sunuyor. Bu imkanları Türk girişimciler olarak en iyi şekilde değerlendirmemiz gerektiği inancındayız. Hollanda’da iyi bir piyasa araştırması ile her alanda iş yapma imkanı bulunuyor.

‘Markalaşma’konusunun önemini özellikle vurgulamak istiyorum. Markalaşma için Hollanda’da şirket kurmak gerektiğini her fırsatta dile getiriyoruz. Çünkü Hollanda’nın dünyada pekçok ülkeyle‘çifte vergilendirme anlaşması’ bulunuyor.

Bu doğrultuda faaliyetlerine hızla devam eden Hollanda Türk İşadamları Derneği (HOTİAD), Türkiye’de yatırım yapmak isteyen Hollandalı şirketlere ve Hollanda’ya yatırımı düşünen Türk şirketlerine yol göstererek önemli bir hizmet veriyor. HOTİAD olarak, Türkiye ve Hollanda’nın ‘karşılıklı ticaret’ anlayışını daha iyi bir noktada buluşturmak adına çaba sarf ediyor ve gereken  çalışmaları yapıyoruz.

HOTİAD olarak Türk girişimcilerimizin devamlı olarak yanında olduğumuzu samimiyetle belirtmek isterim. Türk asıllı girişimcilerimizin sahip olduğu girişimci ruh, kendilerine sunulacak destekle doğru bir yöne kavuşacak ve meyvelerini vermeye başlayacaktır. Bunu şimdiden mutlulukla izliyoruz.

Türk girişimcilerimize çevrelerindeki Hollandalı girişimcilerle işbirliği yapmalarını önemle tavsiye ediyoruz. Çünkü iş ve ticaret büyük bir potansiyel teşkil ediyor. Türk kadın girişimcilerimizin Hollandalıların iş hayatında gösterdiği profesyonelliği öğrenip onlarla kaynaşarak kendi iş hayatlarında da bunu uygulamalarını tavsiye ediyoruz.

HOTİAD   olarak Türk girişimcilerimizi daha iyi yerlerde görmeyi arzuluyor ve bu yönde vargücümüzle çalışıyoruz. Hollanda’da yatırımı düşünen Türk girişimcilerimize HOTİAD olarak her türlü altyapıyı sağlıyoruz.

Sayın Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu’nun güzel bir benzetmesi var. Sayın Rifat Bey, Avrupa’daki girişimcilerimiz için, “Kayaların arasındaki çatlaklarda biten cesaret  çiçekleri gibisiniz” demişti.

‘Başkanım sizden de aldıgımız  feyzle artık kayaların arasında tek başına birer çiçek olarak kalmak istemiyoruz. Hep beraber çiçekler bahçesi, laleler bahçesi olmak için elimizden geleni yapacağımızı Ve bu bahçeleri hep beraber oluşturacağız.’

Tabii ki bu bahçeleri oluştururken her iki ülke girişimcileri adına bazı taleplerimiz olacaktır.

Hollanda, Avrupa’da yaşayan girişimciler açısından sorunların minimum düzeyde  yaşandığı bir ülkedir. Türk şirketleri çoğunlukla aile şirketleridir. Ancak hepimiz biliyoruz ki, aile sorunları nedeniyle ‘aile şirketlerinin’ devamlılıkları çok uzun olmayabiliyor.

HOTİAD olarak diyoruz ki, aile şirketlerinin daha profesyonel, daha kalıcı ve daha istikrarlı şirketler haline getirilebilir mi? Bu konuda seminerler verilerek bilgilendirici toplantılar yapılabilir mi? Ve en önemlisi  aile şirketlerinin

Uluslar arası şirketlere dönüşmü konusunda DEİK’den yardım alınabilir mi? Aile şirketlerinin daha kalıcı ve istikrarlı bir profile sahip olmaları konusunda yetkili kurumlarda yardım alına bilinir mi tabi ki bizler birer Hollanda şirketiyiz bu talebimiz her iki ülkemizdendir.

Hollanda’daki Türk kadın girişimcilere baktığımızda ise şöyle bir tabloyla karşılaşıyoruz. Kadının girişimciler Hollanda’da Türk girişimciler arasında yüzde 20,7’lik bir oran ile azınlığı oluşturuyor. Tabii bu oranın çok daha yukarılara çekilmesi arzusundayız. Çünkü Türk kadınının  özünde girişimciliğe açık bir ruhun olduğunu çok iyi biliyoruz. Hollanda’da genç ve orta yaştaki Türk kadın girişimcilerin sayısı fazla değil. Ancak umutla görüyoruz ki, kadın girişimciler, devamlı bir gelişim trendi içerisinde yer alıyorlar.

Türk kadın girişimcilerin Hollanda’da daha fazla etkin olabilmek ve istikrarlı gelişmeleri için tecrübeli şirketlerle beraber çalışmaları gerektiği düşüncesindeyiz. HOTİAD olarak kadın girişimcileri teşvik etmek amacıyla toplantılar düzenlemeye  başladık. Kadın girişimcilerimizin ekonomi dünyasında daha fazla ağırlık kazanması için konuya daha fazla ağırlık verme hedefindeyiz.

HOTİAD olarak, akademisyenler, siyasetçiler, öğrenciler ve girişimcilerle toplantılar yaparak biraraya geliyoruz. Bugünkü dünya şartlarında eğitimin iş dünyasındaki rolünü ve ‘dünya markası’ olmanın iyi bir eğitimden geçtiğini anlatıyoruz. Gerçekleştirdiğimiz toplantılarla, özellikle gençlerimizin ufkunu açarak onlara eğitimin önemini anlatmaya çalışıyoruz

HOTİAD olarak Türk girişimcilerimizin önce ufkunu sonra da önlerini açmak hedefindeyiz.Bilmenizi isteriz ki Avrupa’da artık hemen hemen her dalda profesyonel Türkler var, siz de Türklerle işbirliği yapabilirsiniz. Ancak şunu da açık yüreklilikle söylüyorum; Türk işadamları ve işkadınları olarak yanımıza Avrupalı ortaklar almalıyız. Hollanda markalaşma ve tanıtım konusunda dünyanın en iyileri arasında yer alıyor. Yanınıza Hollandalı ortak alırsanız dünya pazarlarına daha çabuk açılırsınız. Hollanda’da yaşayan Türk girişimciler olarak, Avrupa’nın diğer ülkelerinde yaşayan Türklerden daha şanslıyız.

Kısacası bir Türk girişimci olarak ‘fırsatlar ülkesi’ Hollanda’nın fırsatlarından üzerine basa basa yararlanmanızı dikkatinize sunuyorum.

Hollanda’da iş kurmak için devlet birçok imkan sunuyor. Bu imkanları Türk girişimciler olarak en iyi şekilde değerlendirmelisiniz. Karşılaşacağınız zorluklarda bilmelisiniz ki HOTİAD hemen yanıbaşınızdadır. 

Son olarak, Sayın Sayın Sanayi ve Ticaret Bakanımız Sayın Nihat Ergün Beye sivil toplum derneklerimizin ‘ortak çağrısı’nı iletmeyi görev biliyorum.

Sayın Bakanım, Avrupa’ya gelen ve artık yaşlı sınıfında yeralan birinci kuşak büyüklerimiz otomobille Türkiye'ye gidiyor. Ve ‘Gümrük Mevzuatı’ gereği otomobillerin 6 ay sürede ülke dışına çıkarma zorunlulukları bulunuyor. Oysa ki Türkiye’de 6 aydan daha uzun zaman kalıyorlar veya kalmak istiyorlar. Ancak 6 ay kuralından dolayı Türkiye’de 6 aydan uzun süre kalamıyorlar. Ya da acil bir durumda arabalarını gümrükte bırakmak zorunda kalıyorlar.

Sayın Bakanım, acaba otomobillerin Türkiye’de kalma süresini 6 aydan 2 ya da 3 yıla çıkarabilir miyiz?

Böyle bir düzenleme yaşlı emeklilerimize büyük bir kolaylık ve ekonomik anlamda da katkı sağlayacaktır görüşündeyiz. Buna ihtiyacımız var. Sözkonusu sürenin uzatılması, Avrupa’daki Türk vatandaşlarının ortak talebidir.

Sonuç olarak Türkler olarak Avrupa’da siyasi ve ekonomik anlamda bir güç haline geldik.

Bildiğiniz gibi Maastricht, Avrupa’nın önemli bir şehridir. ‘Maastricht Kriterleri’ artık belli bir üne sahiptir. Böylesine önemli bir şehirde ‘Maastricht Zirvesi’ni düzenlemekten ve sizlerle birarada olmaktan ötürü HOTİAD olarak çok gururluyuz.

Konuşmama Avrupa Birliği’ne ilişkin birkaç şey söyleyerek nokta koymak istiyorum. Avrupalı Türkler olarak Türkiye'yi Avrupa Birliği’nde görmek istediğimizi bir defa daha tekrarlamayı uygun görüyorum. Avrupa’da çalışan, üreten, istihdam sağlayan Türk girişimciler olarak görüşümüz şudur: TÜRKİYE’NİN YERİ AVRUPA BİRLİĞİ’DİR.

Türkiye’siz bir Avrupa Birliği, bize göre tamamlanmamış ve eksik bir ‘Birlik’ sayılır.

Tekrar Hepinize çok Teşekkür ediyor ve

SAYGILARIMI SUNUYORUM.



DTİK AVRUPA KOMİTESİ BAŞKANI

HOLLANDA TÜRK İŞADAMLARI DERNEĞİ(HOTİAD)

YÖNETİM KURULU BAŞKANI

TURGUT TORUNOĞULLARI